Cumalıkızık Köyü’ne Hoş Geldiniz!
Merhaba sevgili gezginler! Bugün sizleri, Yeşil Bursa’nın en büyüleyici duraklarından biri olan Cumalıkızık Köyü’ne götürüyorum. Uludağ’ın eteklerinde, tarih kokan dar sokaklarıyla 700 yıllık bir Osmanlı mimarisi örneği olan Cumalıkızık Köyü, adeta bir açık hava müzesi. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan bu köy, Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerini barındırıyor ve Yeşil Bursa’nın ruhunu yansıtıyor.
Cumalıkızık Köyü, sadece tarih ve mimari ile değil, aynı zamanda doğası, geleneksel Türk kahvaltısı ve sıcakkanlı insanlarıyla da ünlü. Eğer Bursa’ya yolunuz düşerse, bu köyü görmeden dönmek büyük bir eksiklik olur. Gelin, Cumalıkızık Köyü’nün tarihine, mimarisine ve ziyaret detaylarına birlikte göz atalım. Ve tabii ki, yazının sonunda yorumlarınızı bekliyorum! Sizce Cumalıkızık Köyü’nde en çok neyi görmek isterdiniz?

Detaylı İnceleme: Cumalıkızık Köyü’nün Tarih, Mimari ve Kültürel Derinlikleri
Tarih: Osmanlı’nın İlk Köylerinden Biri
Cumalıkızık Köyü, 1300’lü yıllarda, Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluş döneminde, Oğuzların Kızık boyu tarafından kurulmuş. Yeşil Bursa’nın Yıldırım ilçesinde, Uludağ’ın kuzey eteklerinde yer alan bu köy, Osmanlı’nın ilk başkenti Bursa’ya sadece 10 km mesafede. Köyün adı, rivayete göre, civardaki Kızık köylerinin halkının cuma namazı için burada toplanmasından geliyor; “Cuma” ve “Kızık” kelimelerinin birleşimiyle oluşmuş.
Cumalıkızık Köyü, Osmanlı’nın erken dönem yerleşimlerinden biri olarak, vakıf köyü statüsünde kurulmuş. Amacı, Bursa’daki Orhan Gazi Camii’ne gelir sağlamakmış. 2014 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine giren Cumalıkızık Köyü, Osmanlı mimarisini bozulmadan günümüze taşıyan nadir yerlerden biri. Ancak, köyün tarihine dair bazı tartışmalar da var; bazı tarihçiler, “Kızık” isminin bölgedeki coğrafi özelliklerden (dar ve dağlık alanlar) geldiğini öne sürüyor. Sizce bu isim hikayesi nasıl ortaya çıkmış olabilir? Yorumlarınızı bekliyorum!
Köy, tarih boyunca birçok badire atlatmış. Özellikle 19. yüzyılda yaşanan depremler ve modernleşme çabaları, bazı yapıların zarar görmesine neden olmuş. Ancak, yerel halkın ve restorasyon çalışmalarının çabalarıyla, köyün orijinal dokusu büyük ölçüde korunmuş. Bugün, Cumalıkızık Köyü, 270 tarihi eviyle, 180’inin hala yaşandığı bir yaşam alanı olarak ziyaretçilerini ağırlıyor.
Mimari: Osmanlı’nın Renkli Evleri

Cumalıkızık Köyü’nün en dikkat çekici özelliği, Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerini sunan evleri. Bu evler, genellikle 2-3 katlı, taş, ahşap ve kerpiçten yapılmış. Dar, taş döşeli sokaklarda sıralanan bu evler, renkli cepheleri ve çıkmalı pencereleriyle adeta bir tabloyu andırıyor. Mavi, pembe, mor gibi canlı renklerle boyanmış evler, köyün atmosferine neşe katıyor.
Evlerin mimarisinde, aile mahremiyetine önem verilmiş. Genellikle bir avlu etrafına inşa edilen evlerde, zemin kat taş, üst katlar ise ahşapla desteklenmiş. Çatılar kiremit kaplı ve çoğu evde bahçe ya da küçük bir avlu bulunuyor. Bu evlerin bir kısmı bugün kafe, restoran ya da hediyelik eşya dükkanı olarak kullanılıyor, ancak hala yerel halk tarafından yaşatılıyor olması, köyün ruhunu canlı tutuyor.
Köyde dikkat çeken bir diğer yapı ise Cumalıkızık Camii. 17. yüzyılda inşa edildiği düşünülen bu cami, kestane ağacından yapılmış ve kubbesi olmayan sade bir tasarıma sahip. Caminin batı tarafı ibadet için, doğu tarafı ise medrese olarak kullanılmış. Caminin girişinde, Edirne’deki Selimiye Camii ve İstanbul’daki Sultanahmet Camii’nin freskoları yer alıyor, ancak maalesef cami çoğu zaman kapalı oluyor. Caminin hemen önünde ise 1917 yılında yapılmış Zekiye Hatun Çeşmesi bulunuyor.
Cumalıkızık Etnografya Müzesi de köyün tarihini anlamak için önemli bir durak. Müzede, Osmanlı dönemine ait kıyafetler, mutfak eşyaları ve el sanatları sergileniyor. Pazartesi günleri hariç her gün açık olan müze, giriş ücretsiz. Sizce bu evlerin renkli tasarımı, Osmanlı mimarisinde nasıl bir anlam taşıyor olabilir? Fikirlerinizi yorumlarda paylaşın!
Kültürel Önemi: Geleneksel Türk Kahvaltısı ve Menkıbeler
Cumalıkızık Köyü, sadece mimarisiyle değil, kültürel mirasıyla da öne çıkıyor. Köy, özellikle geleneksel Türk kahvaltısı ile ünlü. Hafta sonları, köydeki evlerin avlularında ya da bahçelerinde kurulan kahvaltı sofraları, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Taze köy ekmeği, organik reçeller, yerel peynirler, zeytinler ve daha birçok lezzet, bu kahvaltıları unutulmaz kılıyor. Özellikle Narlıbahçe gibi mekanlar, hem lezzeti hem de otantik atmosferiyle öne çıkıyor. Ancak, hafta sonları oldukça kalabalık olabileceğini unutmayın; erken saatlerde gitmek en iyisi!
Köyde anlatılan bir menkıbe de dikkat çekiyor. Rivayete göre, Osmanlı döneminde, Kızık boyundan gelen bir grup, Karaceli kabilesiyle anlaşmazlık yaşamış. Sultan Ertuğrul Gazi, bu iki grubu barıştırmak için yedi Kızık gencini, yedi Karaceli kızıyla evlendirmiş. Bu evliliklerden sonra kurulan köylerden biri de Cumalıkızık Köyü olmuş. Bu hikaye, köyün birleştirici ruhunu yansıtıyor. Ayrıca, “Dışardan baktım bir yeşil türbe, içine girdim bin kere tövbe” deyişi, Cumalıkızık Köyü’nün dış güzelliği ile içindeki manevi atmosfer arasındaki kontrastı anlatıyor gibi. Sizce bu menkıbe, köyün tarihine nasıl bir anlam katıyor? Yorumlarınızı merak ediyorum!
Cumalıkızık Köyü, aynı zamanda birçok tarihi dizi ve filme ev sahipliği yapmış. Dar sokakları ve otantik evleri, adeta bir doğal film platosu gibi. Bu da köyün “Türk Hollywood’u” olarak anılmasına neden olmuş. Köy, Osmanlı’nın Anadolu’daki ilk yerleşimlerinden biri olarak, tarih boyunca bir kültür merkezi olmuş.
Ziyaret Bilgileri: Cumalıkızık Köyü’ne Nasıl Gidilir?
Cumalıkızık Köyü, Yeşil Bursa’nın merkezine sadece 10 km uzaklıkta. Köye ulaşım oldukça kolay. Bursa şehir merkezinden minibüslerle ya da D/10 numaralı otobüsle 20 dakikada köye varabilirsiniz. Alternatif olarak, metro ile Cumalıkızık-Değirmenönü durağına gidip, buradan minibüse binebilirsiniz. Özel araçla gelenler için köy girişinde bir otopark mevcut, ücreti yaklaşık 1 USD. Ancak, köyün taş döşeli sokakları nedeniyle rahat ayakkabılar giymenizi öneririm.
Köyü gezmek için en iyi zaman yaz ayları, çünkü bu dönemde el sanatları ve taze ürün tezgahları daha canlı oluyor. Ancak, yazın kalabalık olabileceğini unutmayın. Hafta içi ya da sabah erken saatlerde ziyaret etmek, daha sakin bir deneyim sunabilir. Köyde giriş ücreti yok, ancak müzeler ve kahvaltı mekanları için küçük ücretler ödeyebilirsiniz.
Cumalıkızık Köyü’nde gezilecek yerler arasında, köy meydanı, tarihi evler, Cumalıkızık Camii ve Etnografya Müzesi öne çıkıyor. Ayrıca, köye 15 km mesafedeki Saitabat Şelalesi’ni de ziyaret edebilirsiniz; 20 metre yükseklikten akan bu şelale, doğa severler için harika bir durak. Köyde hediyelik eşya olarak el yapımı sabunlar, reçeller ve taze böğürtlen suyu alabilirsiniz.
Sonuç: Cumalıkızık Köyü’nü Neden Ziyaret Etmelisiniz?
Cumalıkızık Köyü, Yeşil Bursa’nın tarihini, kültürünü ve doğasını bir arada sunan eşsiz bir yer. 700 yıllık Osmanlı mimarisi, geleneksel Türk kahvaltısı ve sıcakkanlı insanları ile bu köy, adeta bir zaman yolculuğu vadediyor. Dar sokaklarında yürürken, Osmanlı’nın ilk dönemlerine tanıklık etmiş evlerin arasında kendinizi bir film sahnesinde gibi hissedeceksiniz.
Eğer tarih ve doğa ile iç içe bir deneyim arıyorsanız, Cumalıkızık Köyü tam size göre. Yeşil Bursa’nın bu gizli hazinesini keşfetmek için daha fazla beklemeyin! Peki, siz Cumalıkızık Köyü’nü ziyaret ettiniz mi? En çok hangi özelliğini sevdiniz ya da görmek istersiniz? Geleneksel Türk kahvaltısını denediniz mi? Yorumlarınızı aşağıda paylaşın, çünkü sizin deneyimleriniz diğer gezginler için çok değerli!
Dış Kaynak Linkleri


Kınalı kar çekimlerinden önce çok daha güzel olan bj köy diziden sonra ticarethaneye dönüştü buda aslinds köyün güzelliğini aldi.